24 Ocak 2015 Cumartesi

Kış Okuma Şenliği 1. Ay Sonucu | Burcu'nun Raporu



  Merhabalar,
Kendi adıma yoğun bir ay geçirdim. İçimdeki kitap okuma istediğini frenlemem gerekti. Okul sınavlarım, Ygs ve Lys denemelerim işin içinde olunca zorunlulukta oluştu tabi. Söylemeden geçemeyeceğim bir nokta da ilk defa biraz olsun düzgün bir fotoğrafla paylaşım yapmam. Gelelim 1. ay sonucuma...

    İki kitap okudum. Bunlar kategori olarak;

  2. Kategori(10 puan): Bir çizgi roman veya foto roman.
İstanbullular/Buket Uzuner/Everest Yayınları (Çizgi Dizisi)/128 sayfa

21. Kategori (Her bir kitap 10 puan, tüm kitaplar okunursa ekstradan 30 puan, toplamda 70 puan): Dünya edebiyatından dört kitap. Kitapların biri Latin Amerika, biri Afrika, biri Asya ve biri Avrupa edebiyatından olmalı. Türk edebiyatı kapsam dışı.
Doğunun Limanları/Amin Maalouf/Yapı Kredi Yayınları/183 sayfa  -Asya (Lübnan) Edebiyatı

     İki kitap ve toplam (yalnızca) 311 sayfa okuduğum için 20 puanla ilk ayı kapatıyorum :(

   Birinci ayda dilediğince kitap okuyabilmiş herkesi tebrik ediyorum. İkinci ay içinse başarılar diliyorum. Bol okumalı günler :)

5 Ocak 2015 Pazartesi

İstanbullular/ Buket Uzuner

                                             




                  İstanbullular/Buket Uzuner 
                 Everest Yayınları (Çizgi Dizisi)
                  128 sayfa
                 Çizen: Ayşe Nur Ataysoy










    Fotoğraf telefondan çekilip kısıtlı bir zamanda bilgisayara atıldığı için kötü duruyor. Kitabın üzerinde yer aldığı koltuk ise odamın emektarı; çoğunlukla kitap okuduğum köşem. 

   Benim aklımda çizgi roman okumak fikri yoktu. Hiçbir zamanda tercihim olmamıştı. Baktım ki Kış Okuma Şenliği listesinde var. Bende bir şans vereyim dedim, üstelik bunu yılın ilk günlerinde yapayım istedim. 
  Kitabı seçmemde etkili olan sebepleri paylaşmazsam olmaz. Öncelikle daha önce okuyup sevdiğim yazarlardan biri olan Buket Uzuner var ortada. Üstüne benim çok sevdiğim İstanbul'u anlatacağına inandığım bir kitap isim ve güzelim kapak. 
  Başta konu hakkında bilgim olmamakla beraber bir romandan uyarlanmış olmasından ötürü aslında resimli kısa bir uyarlama olmuş.

  Bunları geçersem kitabı okumaya başladığımda kendi hayatımda da manasız bulduğum bir durumla karşılaştım. "Bir şehirli olmanın şartı nedir?" gibi bir soruyla açıklanabilir. Kitaptaki konuşmaların bir çoğunda geçen "Ben İstanbulluyum." edası bana keskin geldi. Bir şehirde yaşayıp o şehri benimseyen her insan o şehirli olabilir mi? Bu tarz konuşmalar karakterlerin sosyal konumu, dini, geldiği yer değişse bile sabit kaldı. Oysa İstanbul'un kitapta yer alışı öylesine özeldi ki, ben yakıştıramadım. 
   İlk çizgi roman çizimi olmasına rağmen Ayşe Nur Ataysoy'un başarılı bir iş çıkardığını düşünüyorum. Çizimine sağlık :)
  
  Anladım ki ben çizgi roman insanı değilim. Bana farklı bölümlerde karşıma çıkacak hafızamı zorlayacak karakterler lazım. Fotoğrafına bakıp "ya neydi bunun adı ya?" diyeceğim karakterler değil. İşte bu yüzden tam gaz sözcüğü bol kitaplara devam :)