Sayfalar arasındaki yolculuğunu sayfalar arasında yolculuk etmeyi seven diğer insanlarla paylaşma amacıyla açılan kendi halinde bir blog
24 Mart 2015 Salı
Kadının Adı Yok/ Duygu Asena
Kadının Adı Yok/ Duygu Asena
197 sayfa/ Doğan Kitap
Ülkemizde yaşanan acı olaylardan sonra karşıma çıkan adıyla etkileyen bir kitaptı. Olayların üstüne okuyup biraz daha kin tutmama sebep olmasın diyerek sonraya ertelemiştim. Ancak karşıma çıkınca inceleyip satın almadan önce biraz okudum. Anlatımın sadeliği etkiledi, bir an önce okumak istedim.
İlk Duygu Asena kitabım; haliyle fikirleriyle, fikirlerini sunuş tarzıyla ilk tanışmamdı. Ben inceliğine güvenip YGS geçtikten sonra kafamı dağıtmak için okurum dediysem de üzerine düşündüren içeriğiyle beni yordu. Sorgulamaya, yorumlamaya itti.
Yaşadığım ülke şartlarında belli toplumsal düşünceler yerleştikten sonra okuduğum için radikal kararlar olduğuna inandığım ancak katılmadan da edemediğim düşünceler üzerine yoğunlaşmış bir kitaptı. Kadınlığı, erkekliği, toplumsal kuralların katılığını, mutluluğu, işi, aşkı, parayı ve çok daha fazla hayatı yönlendiren konuda düşündürdü ve etkiledi beni.
Kitapla ilgili en çok etkilendiğim noktaysa kitabın adı gibi gerçekten ana karakterin adı yoktu. Uzunca bir süre gerçekliği üzerine çıkarım yapmaya çalıştıysam da sonuç elde edemedim. Hem gerçeğe çok yakın ve olası gelişinden olsa gerek "adı olmayan kadını" sanki her köşe başında karşıma çıkabilecek herhangi bir kadınmış gibi düşündüm.
Okumadan önce ardı ardına devam etmek isteyeceğim bir yazar olduğuna inandığım bir yazardı Duygu Asena. Şimdiyse hem geç olmadan tanıştığım için mutlu oldum, hem de daha sakin bir zamanımda diğer kitaplarını da okumak üzere ertelemeyi seçtim.
Geç olmadan olabildiğince erken yaşta hem kadınlar hem de erkekler tarafından okunması gerektiğine inanıyorum. Bilinçlenmeli ve bilinçlendirmeliyiz. Aksi taktirde çok canlar kaybedip, toplumsal hareket ve gelişmişlikten uzun bir süre daha mahrum kalacağız gibi geliyor.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder